top of page
image2 (3)_edited.jpg

Güneş ÖZTOPRAK

03.01.2023

ACI ÇİKOLATA

www.romanoku_edited.jpg
  • Instagram - Black Circle
  • Twitter - Black Circle
  • YouTube - Black Circle
  • Facebook - Black Circle

Acı Çikolata, büyülü gerçekçilik akımının en önemli temsilcilerinden biri sayılan Laura Esquivel'in 1989'da yazdığı ilk romanı. Kitap 1994 yılında ABD’de ABBY Ödülü’nü kazandı. Kısa zamanda 15 dile çevrildi. Acı Çikolata 1992 yılında ikinci eşi olan Alfonso Arau yönetmenliğinde sinemaya aktarıldı.Film, o yıl Ariel Ödüllerinde on iki ödül kazandı. 

 

"Acı Çikolata" içinde yemek tariflerini, aşk öykülerini ve kocakarı ilaçlarını barındırıyor. Roman 1895 yılında Meksika devrimi döneminde, bir sınır kasabasında yaşayan De La Garza ailesinin evinde geçiyor. Kahramanımız Tita evin üç kızından en küçüğü. Meksika'daki bir geleneğe göre evin en küçük kızı annesi ölene kadar ona bakmak zorundadır ve bu yüzden de evlenemez. Tita ve Pedro birbirlerine aşıktır fakat Elena anne Tita'nın evlenmesine izin vermez, onun yerine ablası Rosauro ile evlenmesini önerir. Pedro, Tita'ya yakın olmak için bu teklifi kabul eder.

Romanda her bölüm bir ay ve bir yemek ismiyle adlandırılmış ve hemen ardından bir yemek tarifi geliyor. Yemekler hangi duygularla hazırlanıyorsa, yiyenlerde de o etkiyi bırakıyor. Kitapta on iki bölüm için on iki yemek tarifi var; geleneksel Meksika yemekleri.

 

Kitapta kültür kavramıyla yemek arasındaki ilişkiyi, birbirleriyle olan etkileşimi ve  aynı zamanda yemeğin insan duygularını etkilemesindeki önemli rolünü görebiliyoruz. Bu noktada, "Bana ne yediğini söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim" diyen Jean Anthelme Brillat Savarin'i anmadan geçmeyelim. Yediklerimiz bizi şekillendirir nihayetinde. Ben de diyorum ki, “Bana yemeği hangi duygularla yaptığını söyle, yiyenlerde nasıl etki bıraktığını söyleyeyim.”

Eserde aşktan ve yemeklerden önce, geleneklere başkaldıran Tita’nın mücadelesine tanıklık ediyoruz. Yazarın okuyucuyu yormayan bir anlatımı var. Neşeli, duygusal, ironik dili insanda acı bir çikolata kadar olmasa da tatlı bir duygu bırakıyor. 

Kitapta büyülü gerçekçilik havası hakimdir. Nedir bu büyülü gerçekçilik? Tek başına düşünüldüğünde gerçekleşmesi imkânsız olan olaylar, hikâyede hayatın olağan akışı gibi anlatılır. Örneğin, Tita ablasının düğün pastasını yaparken o kadar ağlar ki, düğünde herkes sebepsiz yere iç sıkıntısı geçirir ve ağlayarak düğün yerini terk ederler.

Büyülü gerçeklik akımını merak eden ve bu bilinçle okuyacak bir kitap arayanlar için Acı Çikolata'yı önerebilirim. Zira yüzünüzde tatlı bir tebessümle tamamlanacak bir roman okumuş olursunuz. Çikolata tadında, bol okumalı bir yıl dileyerek kitaptan altını çizdiğim bir kaç cümle ile şimdilik veda ediyorum.

Aşk düşünülmez. Hissedilir ya da hissedilmez, o kadar.

Gerçek, herkesin baktığı noktaya göre değişir.

Aşk ateşiyle yanmamış göğüsler, gerçek bir meme olamazdı.

Evde biber ya da çay bulunmaması bir erkeğin olmamasından çok daha kötü bir şeydir!

  • Instagram - Black Circle
  • Twitter - Black Circle
  • YouTube - Black Circle
  • Facebook - Black Circle
bottom of page