BASİT DÜŞÜNMEK GEREK
Soyut olan kavramlarla aram çoktan açıldı. Artık hafızam sadece gerçekleri kaydediyor. Düşlediğim hayatı bir kenara bırakalı çok oldu.
Düşlenilen hayatlar içindi çabalarım artık…
Bugünden vazgeçtiğimi,dünümü kaybettiğimden beri idrak etmiştim aslında… Aklımda tek düşünce vardı; "yarın"… Yarın, ilginç bir zaman kavramıydı benim için…Öyle bir zamandı ki,ben öldükçe başka bir yerde bir başkası diriliyordu gibi… Çok erken başladığım için midir yaşamaya bilemem…Bildiğim bir şey oldu. Gerçek,katı bir düşmandı… Gerçek vardı… Ait olamama hissi bir yana,ev kirası gibi… Aşk acısı bir yana, fakirlik gibi… Hayaller bir yana, sağdan soldan gelen beklentiler gibi…
Beklentiler…
İşte burada başlar asıl mücadele… Eğer teksen,kabullenmen gerekir senden bir şeyler bekleyen insanları… Anne gibi… Kardeş gibi… bekledikleri umutlara sahip değilsen? Ya senin öğretmen olmanı bekleyen, maaş almanı bekleyen, evlenip düzenli bir yuva kurmanı bekleyen emektar gözler varsa? Veya sen bunların hiçbirini istemeyen bir varlıksan? Burada nasihat çoktur ! Burada fikir de çoktur ! Burada herkes bir şeyler söyler… Ancak sistemin çarkına gark olmadan, sisteme karşı kendini bildin bileli bir mücadele yürütüp bir çizgi çizmişsen, bu kısımda anlaşmak zor olur işte… İşte gerçekler var ! Gerçekler, soyut kavramlardan öte düşünmesi kolay, yaşaması zordur. Edebiyatı zevkli,hissiyatı ağırdır ! Bedeli olur her gerçeğin… Tıpkı doğum yapan bazı kadınların hayatlarını kaybetmeleri gibi…
Bir gerçek doğar,bir bedel ödenir ve başka bir gerçek ölür…
Basit düşünmek gerek…