top of page

Giresun’un Saklı Tarihi: Piraziz’in Eski Konakları ve Naim Tirali Evi

Yemyeşil ormanları, fındık ve çay bahçeleri, masmavi denizi, eşsiz doğasıyla Karadeniz Bölgesi, memleketimizin en güzel ve en hırçın bölgesidir. Vahşi doğanın zor şartlarında fırtınayla, denizle ve yine doğanın kendisiyle mücadele gerektirir yaşaması. Mücadele gerektirir ama başka hiçbir yere de değişilmez güzelliği.  Karadeniz’in de en güzel şehirlerindendir yemyeşil Giresun. Nasıl giderseniz gidin oraya, ister arabadan, ister otobüsten, ister havalimanında uçaktan inin… Mis gibi buram buram fındık kokusuyla karşılar Giresun bütün misafirlerini.

 

Giresun’u anımsayınca insanın aklına ilk gelen şey fındık oluyor haliyle. Fakat yüksek yaylalarıyla, masmavi denizi ve plajlarıyla, kalesiyle, adasıyla, renkli karakterdeki esprili insanlarıyla daha birçok güzellikleri vardır bu şehrin. Hele Giresun Kalesi’nin tepesine çıkıp mavi-yeşil manzaraya doğru çekilen derin bir nefesin, içilen demli bir bardak çayın, ara sokaklarda tarihi evleri gezmenin verdiği heyecanın eşi benzeri yoktur. 

 

Bu yazıda size Giresun’un ilçelerinden, küçük bir sahil kasabasını andıran, hemen deniz kenarında olup balıkçıları, fırınları, köylü pazarı ve sakinleriyle, Ordu şehrinin Gülyalı ilçesiyle burun buruna komşu Piraziz’den bahsedeceğim. Deniz kenarında uzun bir caddenin merkez haline geldiği bu ilçede her ne kadar sahil yolu deniz ve insanların arasına girmiş olsa da hırçın dalgaların acımadan vurduğu kayalıklardan başlayıp yemyeşil dağlara uzanan, bol yokuşlu ve daracık sokaklı bir bölgedir. Bir sürü derenin denize döküldüğü, kıvrım kıvrım dağları tepeleri gezindiği fındık bahçelerinin arasında, yosun tutmuş kocaman bir kayalığa benzer Piraziz.

 

Piraziz’in biraz tepesinde, deniz manzarasına karşı en güzel yerde birbiri yanına sıralanmış eski bey konakları, arabayla geçip giden ve biraz başını kaldırıp dikkatle bakan herkesin gözüne çarpabilir. Kimisi yıkılmış, kimisi ayakta, kimisi yıkılmamak için direnen bu evler sadece kendi güzelliklerini değil, tarihin ve eski zamanların güzelliklerini de yıllara meydan okuyarak taşımaya devam ediyor. Bahçeleri otlarla örtülmüş, Karadeniz’in nemli havasına karşı koyamayan tahtaları çürüyüp dökülmeye başlamış, belki bir zamanlar evin hanımının kahvesini keyifle içtiği balkonu eğilmiş bu evler bakmasını bilen için hâlâ çok güzel. Piraziz Beylerinden kalma bu konaklar, denize karşı olan eşsiz manzaralarıyla, ahşaptan yapılma detayları, merdivenleri ve kocaman bahçeleriyle tarihin yaşayan birer anıt taşı gibi yerlerinde durmaya devam ediyorlar.

 

Bu bölgenin en kıymetli kişilerinden biri olan yazar, gazeteci ve siyaset adamı Naim Tirali’nin konağı ise diğer konaklardan uzakta, tam sahil kenarındadır. Fakat neredeyse bütün Karadeniz’i deniziyle ayıran otoyolun ardında kalmış ve asıl yeri olan deniz kenarındaki yerini kaybetmiştir. Bu bembeyaz ve büyük yapı kıyıya vurmuş beyaz bir inci gibi kapılarını kapatmış beklemektedir. Bugün otoyolun denizi ve yerleşim yerlerini boydan boya ayırdığı Karadeniz’de Tirali’nin evi Tiralizade Hasan Bey Konağı da denizden ayrı bir başına kalmıştır.

  • Instagram - Black Circle
  • Twitter - Black Circle
  • YouTube - Black Circle
  • Facebook - Black Circle
WhatsApp Görsel 2025-08-27 saat 15.28.49_54ad842f.jpg
WhatsApp Görsel 2025-08-27 saat 15.28.50_3843e0a5.jpg
WhatsApp Görsel 2025-08-27 saat 15.28.49_9eddd6b9.jpg

Giresun’un Piraziz ilçesinde 1925 yılında doğmuş olan ve edebiyat dünyasında öyküleriyle tanınan Tirali, ilkokulu memleketinde tamamladıktan sonra Galatasaray Lisesinde okumuş, hikâyelerini yazmaya da lise zamanlarında başlamıştır. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitiren yazar, eğitimine bir süre Fransa’da devam etmiştir. Memlekete döndüğünde Vatan gazetesini alarak Yenilik Yayınevini kurmuş ve siyasete atılarak Giresun milletvekilliği yapmıştır. Naim Tirali, hikâyelerinde farklı coğrafyalardan olduğu kadar kendi yaşantısından ve yerel insanın günlük hayatından da birçok örnek verir. Her anısında ve her öyküsünde Karadeniz insanı üzerine yazdığı olaylar ve karakterler en içten, en sıcak olanlarıdır. Çocukluk anılarında yer alan kişiler, masallar, kasaba yaşantısının içselliği bu öykülerde apayrı işlenmiştir. Bu sebeple kendi memleketinin en öz kişilerindendir Naim Tirali. Çünkü Giresun’u ve Karadeniz’i içindeymişiz, sanki hepimiz oralıymışız gibi anlatır okurlarına.

 

Peki, bu bey konakları ile Tirali Konağının tarihsel değeri nedir? Bu değerli gazeteci ve yazarın içinde büyüdüğü görkemli konakta neler olmuş?

 

Bu yapıların geçmişi Osmanlı Döneminin eski zamanlarına kadar gitmektedir. XVII. yüzyıldan itibaren artan ve kötü sonuçlanan savaşların etkisiyle mali durumu kötüleşmiş olan Osmanlı Devleti’nin şehirlerdeki hâkimiyeti zayıflamıştır. XVIII. yüzyılın ilk yarısında ise kendi bölgelerini yöneten ve “Derebeyleri” şeklinde tanımlanabilen güçlü kişi ve aileler kendilerini göstermeye başlamıştır. Zamanla değişen güç dengesi ve devletin ekonomik durumu sonucu bu güçteki kişiler tanınmak zorunda kalmış, bazı kelimelerde ise kullanım değişikliğine gidilmiştir. Derebeyleri “Ayan” olarak tanımlanmış, bu kişilere “oğlu” kelimesi yerine “zade” ismi verilmeye başlanmıştır. Devletçe tanınmış ayan aileleri, kimi zaman hükümetin görevlileriyle iletişim halinde olup idarî görevlerde yer almıştır. Varlıklı olmalarının verdiği avantajla güç ve etkilerini sürdüren ayanlar bulundukları şehirlerin imar ve inşa faaliyetlerinde büyük rol oynamışlardır.

 

Tirali ailesinin ilk ayanı Tiralizade Emin Bey’in torunları tarafından yaptırılmış olan ve günümüze kalmış bu değerli yapılar arasında Tiralizade Hasan Bey konağı ilk yaptırılan konut örneği olup bu konuttan sonra inşa ettirilen bazı konakların cephe detaylarında ilk konuttaki örnekten etkilenmeler olmuştur. Diğer konaklarda ise bütünüyle geleneksel tasarım ve uygulamaların tercih edildiği görülmektedir. (Karadeniz Sosyal Bilimler Dergisi, Y. 13, S. 25, s. 531-550) Bölgenin ayanı olan Tirali ailesi konağı olmak üzere bölgedeki diğer konakları da yaptırmıştır.

 

Bölgedeki ilk konak olan Tirali Konağı dönen merdivenleri, kocaman bahçesi ve işlemeli sütunlarıyla eski evlerin arasında en nadide olanıdır. Osmanlı Devleti’nin son dönemlerinde 1906-1908 yılları arasında yapılmış olan bu eser, konak yaşamını yansıtması ve mimarî özellikleri bakımından Karadeniz Bölgesi’nde eşine az rastlanır bir sivil mimarlık örneğidir. XIX. yüzyılda ayanlık payesi verilen Tirelizadelerin bir taşra şehri olan Giresun’un Piraziz İlçesi’nde inşa ettirdiği bütün bu konaklarda öncelikli olarak batılı üsluplara özgü düzenlemeler yer almıştır. 

 

İlk bakışta bakımsız bahçelerin ve ağaçların arasından boy gösteren bu konaklar, görenleri eskimiş güzellikleriyle etkilemektedir. Gerek mimarî gerek tarihsel değerlerinden dolayı daha da kıymetli olan bu yapılar, Tirali Konağının ve yazar Naim Tirali’nin varlığıyla bölgenin en kıymetli değerlerine dönüşmektedir. Az bilinen ve göz ardında kalan çoğu şey gibi, bu güzellikler ve değer de onca yıldır olduğu gibi hâlâ kendi gizemli hikâyesini Piraziz’in kuytu köşelerinde saklamaya devam ediyor.

 

 

 

Kaynaklar

http://www.piraziz.gov.tr/tiralizade-hasan-bey-konagi

Bayhan, A. A., Akın Ertek, G., & Yıldırım Güneş, Ö. (2021). Osmanlı Batılılaşmasının Giresun-Piraziz’e Yansımaları: Tiralizade Konaklarının Cephe Tasarımı. Karadeniz Sosyal Bilimler Dergisi, 13(25), 531-550. https://doi.org/10.38155/ksbd.998302

Yayına Hazırlayan: Süheyla Çağlar

  • Instagram - Black Circle
  • Twitter - Black Circle
  • YouTube - Black Circle
  • Facebook - Black Circle

© 2023 by HEAD OF THE CLASS.

PR / T 123.456.7890 / F 123.456.7899 / info@mysite.com

Hazırladığınız kitap incelemelerinizi, öykü-deneme türündeki yazılarınızı, edebiyat ve sanat odaklı dosya konularınızı romanoku.org@gmail.com adresine gönderebilirsiniz.

 

Tanıtım amaçlı kitap gönderimi ve reklamlarınız için de aynı kanallardan ulaşabilirsiniz.

  • Instagram
  • X
  • Facebook
  • Youtube
bottom of page